16 Mayıs 2006

şey

şey : az ve öz-süz ve bir o kadar çok dilimizin ucunda. kıymeti harbiyesi ise her sıkıştığımızda el pençe divan karşısında eğilmemizden. iktisat yasalarını (arz talep kerhanesi) ihlal edebilmiş ender şeylerden. (bunu en son eşşek kardeşimiz yapmıştı. yazık ki sonu bir tutam uğruna uçurumdan atlamak oldu). bir önceki paren-tezsiz cümlede görüldüğü üzere hem özne hem yüklemimsi olabilen bir kavram. koskoca bir kavramsal boşluk, boşlukları dolduran, dolu olanı boşaltan bir geçiş kapısı...

1 yorum:

Adsız dedi ki...

şey, bi de şeylen ilgili bi şey daha var ki atlanmıştır: şey ile yazılan her şey ayrı yazılır...İçi boş ya da dolu olsun bu 'şey'in farketmez. Değerlidir ve isim olarak kabul edilir ve kendinden önceki sıfatlan birleştirilmez efendim...misal: her şey, hiçbir şey vs.

yıl olmuş kaç, sen hala ne?

bir alttaki yazı ile bu yazı arasında 15 seneden fazla zaman var. neredeyse 6000 gün. altıbin adet doğmalı batmalı gün. hepsi de adrese tesl...