25 Temmuz 2005

akşamın biri

Kapıyı çektim. Anahtarımı cebimde bulamadığımı düşündüğüm sırada, parmaklarımda ki o metal hissi beni sevindirdi. Aklımdaki tüm düşünceleri aniden tersine çevirebilecek bir durumdu, tüm negatif düşünceler ve senaryolar bir anda pozitif oluvermişti. Ne kadar basit bir olaydı, fakat basit değildi. İçimdeki o ürperti bir anda uçmuştu. Kapıyı kilitledim. Saate baktım 20:23. Sokağa attığım ilk adımda, ne yapmak istiyorum geçti aklımdan. Evet, her zamanki gibi yine kararsızlık. Sigaramı çıkardım cebimden ve çakmak aradım fakat her zamanki gibi yoktu yanımda. Yoldan geçen birinden ateş isteyecektim. Sigaramın az kaldığını fark ettim. Bakkala gidip sigara ve kibrit almak daha kolay geldi.. O kısacık bakkal yolculuğunda neler düşündüğümü hatırlamıyorum fakat ne düşünmediğimi hatırlıyorum en azından.

Bakkala girdim. Her markette bulunan sigaraların dizildiği o tezgâha bakarak, içtiğim sigarayı aradı gözlerim, tam “hadi ya!” diyecekken gördüm kendisini;

- Metin Abi, marlboro soft kısa versene. Bir de kibrit ama Malazlar kibriti olsun. Kav varsa istemem.
- Ya olum. Zaten sıcak.
- Tamam, abi kızma ya. Yak bir tane sende. Bak herkese uzatmam bu sigarayı, diğer cepte samsun var isteyenlere onu veriyorum. Hadi hadi, seviliyorsun bizde sen.
- Eyvallah Gözüm. Yakalım dumanlanalım.
- Abi sen dumanlan ben gidiyorum. Hadi eyvallah.
- Sağ ol Gözüm.

Nereye gideyim diye düşünürken, mahallenin arka kısmında kalan o yeşil alana gidip uzanmak geçti içimden. Herkesin dilinde Ziraat diye geçen o yeşil alan. Fakat ben Ziraat yazan hiçbir ibare bilmem ve görmedim bu zamana kadar orada.

İçimden geçeni yaptım ve gittim. Uzandım. Güneşin sadece ışık verdiği zamanlar, gökyüzü güzel, henüz kararmamış. Sigaramı yakıp, gökyüzünü seyre daldım. Sigaradan her çektiğim nefesle ve ağzımdan çıkan her dumanla gökyüzü biraz daha kararıyordu geceye doğru. Hiç ses yok etrafta, müzik yok, sadece asfalt yoldan geçen birkaç kişi görünüyordu. Yaklaşık 40 dakika kadar kaldım orada. Kalkıp üzerimi silkeledim. İyi etmişim buraya gelerek dedim, içimden değil sadece. Sanki büyük bir tatil yapmıştım. Kafamdan onca şey bir anda uçuvermişti. Eve doğru giderken gülüyordum kendime. Ne kadar yakınmış tatil aslında diyerek…

4 yorum:

jonquille dedi ki...

en son final döneminde yapmıştım behsettiğin fasiliteyi, zaten onun için iyi geçmedi finaller ya.
ben gündüz vaktinde yapmış olmama rağmen, süper bir olay kendileri. önceki günden uykusuzluk varsa, karnınız doymuşsa, hafif de güneş varsa, ooh! 15' uyku bile bi kaç saat uyumuşsunuz hissi verebiliyor.

Erol dedi ki...

tam bir reset vaziyeti :)

Pelin Gumus Sariot dedi ki...

demek ziraatte yaptın bu işi:)

Erol dedi ki...

Evet ya ziraatte :)

yıl olmuş kaç, sen hala ne?

bir alttaki yazı ile bu yazı arasında 15 seneden fazla zaman var. neredeyse 6000 gün. altıbin adet doğmalı batmalı gün. hepsi de adrese tesl...