21 Temmuz 2005

kırmızı soğuk

Gidişin kalbime kazındı, Hissiz bakışların ve o soğuk dudakların. O soğuk dudaklarından dökülen cam parçaları. Seni işte orada öldürmüştüm. Güneş karanlığa göz kırparken, ben seni oracıkta öldürmüştüm. Kent soğuk eserken, ben seni oracıkta öldürmüştüm.

Zemine kayıyor gözlerim, kan görüyorum. Neredeydim şu an. Bu bir soru bile değildi. Ayakkabıların kırmızı, her şey ölüme çağırıyordu ve seni oracıkta öldürmüştüm. Avuçlarımı açıp yüzüme götürecekken yatağa koştum. Yattım. Kalktım ve döndüm tekrar. Her şey aynı. Hafızamı derine çökertiyor her an, her an biraz daha batıyor bilincim. Ve ben seni oracıkta öldürüyorum.

Uyandım. Zemindeyim. Ellerim seni arıyor, pençeliyorum dünyayı. Ve henüz açamadığım gözlerimle elini hissediyorum. Soğuk, çok soğuk…

1 yorum:

Erol dedi ki...

Vardır diyorum. İtiraz edenlere de bunu armağan ediyorum ;)

Gece iyice ağarmışsa sabaha ve Placebo ı know ardından the crawl inletiyorsa gecemi.. Bitmiştir o gece, elim kanlı..

yıl olmuş kaç, sen hala ne?

bir alttaki yazı ile bu yazı arasında 15 seneden fazla zaman var. neredeyse 6000 gün. altıbin adet doğmalı batmalı gün. hepsi de adrese tesl...