4 Ağustos 2005

rablura ratıskı

bildiğim her şey girdi birbirine ve oldu aklımda ki kavramlar bilmediğim bir dil

4 yorum:

jonquille dedi ki...

cam kent'te, paul auster'ın eşine düştüğü profesörün yeni bir dil için sokakta, yerde gördüğü şeyleri toplamasını anımsattın bana.

önce birbirine girer, değişir, gelişir, daha güzel bir halde eski haline gelir.

Erol dedi ki...

daha geçen konuştuğumuz auster karşıma cıktı desene..
aklımda ki kavramların dibe vurması.

sağol;
cam kent'i not ettim, okunacaklara

jonquille dedi ki...

öyle şiddetle tavsiye ettiğim bi kitap değil, ama anlatımı ilginç, hikayesi tuhaf.

daha önce de söylediğim gibi, dibe vurmak iyidir, daha kolay çıkarmak için.

Erol dedi ki...

Dün gece, birşeyler yazmak istediğim de aklıma gelen her kelime, bana yabancı ve anlamsız geldi.. Sözlüğe ve aklıma yabancı hissettim kendimi..
Başlık da çözülmüş hemen, azimkar insan :)

yıl olmuş kaç, sen hala ne?

bir alttaki yazı ile bu yazı arasında 15 seneden fazla zaman var. neredeyse 6000 gün. altıbin adet doğmalı batmalı gün. hepsi de adrese tesl...