14 Eylül 2005

birik/intilerimiz ve tirdiklerimiz

mühürlü bir duvar saatine kilitlemiştim; senlere dair yaşamımı ve içinde kendimi. sanki söz verilmişçesine; mühüre dahi el sürmedim. nede olsa sana aitti ve bu aitliği beraber görecektik. açıldığında, zaman elime düşecekti ve bize kalacaktı… paylaşacaktım seninle elimdeki zamanları… bir sana bir bana diyecektim ve avuç avuç alıp doluşturacaktık ceplerimize. avuç dolusu şeker almış çocuk neşesinde bakarken sana; gözlerinde bulacaktım kendimi… işte o anda; cebimizdekiler düşecek ve biz aldırış etmeyeceğiz; sen bana, ben sana el uzattıktan sonra...


susacağız
...
susamış olacağız
...
..
.

1 yorum:

... dedi ki...

belkide susmak tır çözüm belkide susmayı bilememektir.Bilemediğim zamanlarda hatalarda görürüm, aşk ta, nefret te...

yıl olmuş kaç, sen hala ne?

bir alttaki yazı ile bu yazı arasında 15 seneden fazla zaman var. neredeyse 6000 gün. altıbin adet doğmalı batmalı gün. hepsi de adrese tesl...